YAŞLI TEYZE
1 sayfadaki 1 sayfası
YAŞLI TEYZE
Acelesi olduğunu onu görür görmez anlamıştım. Sağanak halinde yağan yağmura aldırış etmiyor, ezilmiş haline rağmen sağa sola koşuyordu. Yanına sokularak:
-"Hayrola teyzeciğim" dedim.
-"Bir derdinizmi var?.." Sıcak bir tebessümle;
-"Buraların yabancısıyım evladım. Hastane tarafına gidecek bir araba arıyorum" dedi.
-"Biraz beklersen aynı dolmuşa binebiliriz" dedim.
-"Oraya geldiğimizde size haber veririm"..
Tesekkür ederek yanıma yaklastı ve küçük bir çocuk gibi şemsiyenin altına girdi. Nurlu yüzü yağmur damlacıklarıyla ıslanmış ve yanakları pembe pembe olmuştu.
-"Torunlarımdan biri menenjit geçirdi" diye devam etti. "Ziyaret saati bitmeden uğramak istemiştim".
-"20 dakikanız var" dedim.
- "Hastane yakın ama bu havada araba pek bulunmuyor.." Durağa herkesden önce geldiğmiz icin dolmuş rahatça inecegimizi saniyordum. Ancak araba yanaştığında arkamızda duran 4-5 kişinin bir anda hücum ettiğini gördüm. İçeriye doluşan ve arkadaş olduklari her hallerinden belli olan
adamlara;
-"Önce biz gelmistik. Sırayı bozmaya hakkınız var mı?" dedim.
Ön koltuktan oturanı;
-"Hak istiyorsan, Hakkari'ye gideceksin arkadaşım"
dedi.
-"Hem oradaki haklardan K.D.V de alinmiyormus".... Bu laf üzerinide attiklari kahkahadan bindikleri araba sallanmış sinirlerim allak bullak olmuştu. Sakinleşmeye calışarak:
-"Ben biraz daha bekleye bilirim" dedim. "Ama şu ihtiyar teyzenin hastaneye yetişmesi gerekiyor".. Bu defa şöför lafa karşarak;
-"Teyzenin arabaya falan ihtiyacı yok be kardeşim" dedi. "Okuyup üfledimi hastaneye uçuverir..". Tekrar kopan kahkahalarla birlikte araba uzaklaşıp gitti. Yaşlı teyzeye baktım tevekkülle susuyordu. 5-10 dakika
sonra gelen bir başka dolmuşa onunla beraber bindim ve söföre teyzeyi hastanede indirmesini söyledim. Yaşlı kadın, yapacagı ziyaretten ümitsiz görünmesine ragmen şikayet etmiyordu. Üstelik trafik de yarı yolda
tıkanıp kalmıstı.
Şöför:
-"Yolun bu durumu hayra alamet degil. Sebebini anlasam iyi olacak"..
Arabayı calışır vaziyette bırakıp ileri doğru yürüdü ve biraz sonra döndügünde;
"Kısmete bak yahu" dedi. "Bizden önce kalkan dolmuşa kamyon carpmış"..
Heyecanla:
-"Birşey olmuş mu?.. Yani yaralı falan var mı?" diye
sordum.
-"Dolmuşta bulunanları, teyzenin gidecegi hastaneye kaldirmislar".. Göz ucuyla yaslı kadına baktım. Solgun dudaklarıyla birşeyler mırıldaniyor ve sanki onlar icin dua ediyordu..
Şöför koltuğa Yavasça otururken:
-"Kısmet işte" diye tekrarlayıp duruyordu. "Sen kalk koca bir kamyonla
carpiş. Hem de Türkiyenin öbür ucundan HAKKARİ plakalı bir kamyonla...".
-"Hayrola teyzeciğim" dedim.
-"Bir derdinizmi var?.." Sıcak bir tebessümle;
-"Buraların yabancısıyım evladım. Hastane tarafına gidecek bir araba arıyorum" dedi.
-"Biraz beklersen aynı dolmuşa binebiliriz" dedim.
-"Oraya geldiğimizde size haber veririm"..
Tesekkür ederek yanıma yaklastı ve küçük bir çocuk gibi şemsiyenin altına girdi. Nurlu yüzü yağmur damlacıklarıyla ıslanmış ve yanakları pembe pembe olmuştu.
-"Torunlarımdan biri menenjit geçirdi" diye devam etti. "Ziyaret saati bitmeden uğramak istemiştim".
-"20 dakikanız var" dedim.
- "Hastane yakın ama bu havada araba pek bulunmuyor.." Durağa herkesden önce geldiğmiz icin dolmuş rahatça inecegimizi saniyordum. Ancak araba yanaştığında arkamızda duran 4-5 kişinin bir anda hücum ettiğini gördüm. İçeriye doluşan ve arkadaş olduklari her hallerinden belli olan
adamlara;
-"Önce biz gelmistik. Sırayı bozmaya hakkınız var mı?" dedim.
Ön koltuktan oturanı;
-"Hak istiyorsan, Hakkari'ye gideceksin arkadaşım"
dedi.
-"Hem oradaki haklardan K.D.V de alinmiyormus".... Bu laf üzerinide attiklari kahkahadan bindikleri araba sallanmış sinirlerim allak bullak olmuştu. Sakinleşmeye calışarak:
-"Ben biraz daha bekleye bilirim" dedim. "Ama şu ihtiyar teyzenin hastaneye yetişmesi gerekiyor".. Bu defa şöför lafa karşarak;
-"Teyzenin arabaya falan ihtiyacı yok be kardeşim" dedi. "Okuyup üfledimi hastaneye uçuverir..". Tekrar kopan kahkahalarla birlikte araba uzaklaşıp gitti. Yaşlı teyzeye baktım tevekkülle susuyordu. 5-10 dakika
sonra gelen bir başka dolmuşa onunla beraber bindim ve söföre teyzeyi hastanede indirmesini söyledim. Yaşlı kadın, yapacagı ziyaretten ümitsiz görünmesine ragmen şikayet etmiyordu. Üstelik trafik de yarı yolda
tıkanıp kalmıstı.
Şöför:
-"Yolun bu durumu hayra alamet degil. Sebebini anlasam iyi olacak"..
Arabayı calışır vaziyette bırakıp ileri doğru yürüdü ve biraz sonra döndügünde;
"Kısmete bak yahu" dedi. "Bizden önce kalkan dolmuşa kamyon carpmış"..
Heyecanla:
-"Birşey olmuş mu?.. Yani yaralı falan var mı?" diye
sordum.
-"Dolmuşta bulunanları, teyzenin gidecegi hastaneye kaldirmislar".. Göz ucuyla yaslı kadına baktım. Solgun dudaklarıyla birşeyler mırıldaniyor ve sanki onlar icin dua ediyordu..
Şöför koltuğa Yavasça otururken:
-"Kısmet işte" diye tekrarlayıp duruyordu. "Sen kalk koca bir kamyonla
carpiş. Hem de Türkiyenin öbür ucundan HAKKARİ plakalı bir kamyonla...".
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz